Yeşil bir Buca artık bir hayal değil!
Ben Didem Güzel. Bir çevre mühendisi ve Buca’da yaşayan bir yurttaş olarak, her geçen gün biraz daha betonlaşan, yeşil alanları azalan ve iklim krizinin etkilerini derinden hisseden bu güzel ilçem için artık harekete geçmem gerektiğini hissettim. İklim Elçileri Programı sayesinde bu motivasyonumu somut bir adım haline getirerek, Buca’da Yağmur Bahçeleri kurulması talebiyle bir kampanya başlattım.
Kampanyam kısa sürede büyük bir destek gördü; neredeyse 5 bin kişi imzasıyla bu talebe güç verdi. 5 Kasım’da imzaları Buca Belediyesi’ne resmi bir dilekçeyle teslim ettim. Bu adım yalnızca bir teslim değil, aynı zamanda bir diyalog kapısını da araladı. Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü’nde görevli çevre mühendisleri ve çevre görevlileri ile birebir görüşme fırsatım oldu. Kendi planlarını anlattılar, benim önerilerimi dikkatle dinlediler. Hatta gelecekteki planlamalara beni de dahil etmek istediklerini söylediler. Bu, yalnızca bir talebi iletmek değil; sürecin aktif bir parçası olmak demekti.
Aynı dönemde, Hasanağa Parkı’nda yenileme ve çevre düzenleme çalışmaları başlatıldı. Ayrıca belediyenin düzenlediği Gökdere Kanyonu çevre farkındalık etkinliğine davet edildim. Bu süreç, yerel yönetimle birlikte çözüm üretebildiğimiz, katılımcı ve yapıcı bir ilişki kurduğum bir deneyime dönüştü.
Bu kampanya bana doğayı savunmanın yalnızca protesto etmekle değil, birlikte üretmekle mümkün olduğunu gösterdi. Bireysel bir çabanın, toplumsal değişimi başlatabileceğine tanıklık ettim. Bir çevre mühendisi olarak, bilgi birikimimin yurttaşlık sorumluluğumla birleştiği bu yolculukta, yeşil bir geleceğin mümkün olduğuna olan inancım daha da güçlendi.
Yeşil bir Buca artık bir hayal değil. Her imza, her fikir, her diyalog bu hayali biraz daha gerçeğe yaklaştırıyor. Kampanyamıza destek veren herkese gönülden teşekkür ederim. Mücadelemiz devam ediyor – çünkü doğa bizi bekliyor, çünkü birlikte mümkün.